11 Kasım 2009 Çarşamba

yüreğime...

HAYATI ISKALAMA LÜKSÜN YOK SENİN ! Bir aşk için yapabileceğin her şeyi yaptığına inanıyorsan ve buna rağmen hala yalnızsan, için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasına koymuştur ve yaptıkların onun dudağında hafif bir gülümseme yaratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazırdır. Hani ağzınla kuş tutsan "Bu kuşun kanadı neden beyaz değil?" diye bir soruyla bile karsılaşabilirsin.. iki ucu keskin bıçaktır bu işin. Yaptıklarınla değil yapmadıklarınla yargılanırsın her zaman. Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. İyi halin cezanda indirim sağlamaz. Sen, "Ama senin için şunu yaptım" derken o, "şunu yapmadın" diye cevap verecektir. Ve ne söylesen karşılığında mutlaka başka bir iddiayla karşılaşacaksındır. Üzülme, sen aşkı yaşanması gerektiği gibi yaşadın.Özledin, içtin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, düşündün, şiirler yazdın. "Peki o ne yaptı" deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta. Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine engeller koyuyorsa bu onun sorunu. Bir insan eksik yaşıyorsa, ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için? Hayatı ıskalama lüksün yok senin. Onun varsa, bırak o lüksü sonuna kadar yaşasın. Her zamanki gibi yaşayacaksın sen. "Acılara tutunarak" yaşamayı Öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki.... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor.Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana.Yine içeceksin rakını balığın yanında. Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de cabası.... Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun asolan yürektir.Yürek sesi ne bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yasadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini... NAZIM HİKMET

3 Ekim 2009 Cumartesi

ev tarhana'sı

malzemeler:

yarım kg havuç

yarım kg kurusoğan

1 kg kırmızı etli biber

2 kg domates

3 kg yoğurt (süzme yoğurt da olabilir)

4 kg un

1 avuç tuz

yapılışı:

havuç,soğan ve biberi küp küp doğrayın. domatesleri rendeleyin. bu malzemelerin hepsini büyükçe bir tencereye alın ve sebzelerin hepsi iyice yumuşayana kadar kaynatın , ocaktan alıp soğutun ve tel süzgeçten geçirin, sonra büyük bir yoğurma kabına alın. bu arada kullanacağınız yoğurt süzme değilse temiz bir bez yardımıyla süzebilirsiniz. sonra süzme yoğurdu soğutmuş olduğunuz malzemeye ilave edin.daha sonra da unu,tuzu eleyerek ekleyip ve özlü bir hamur elde edene kadar yoğurun.hamurun üstünü temiz bir bezle örtün ve dinlenmeye bırakın..DİKKAT; HAMURUNUZ 9-10 GÜN BOYUNCA KABARACAKTIR.KABINDAN TAŞMASINI ÖNLEMEK İÇİN HER GÜN HAMURU BİRAZ YOĞURMALISINIZ .BU SÜRE SONUNDA HAMUR SÖNER.hamurunuz söndükten sonra ceviz büyüklüğünde parçalara ayırıp temiz bir çarşafa serin ve kurumaya bırakın.hamur kuruyunca varsa mutfak robotunuzda yoksa avuçlarınızla ovalayarak un gibi olmasını sağlayın...işte tarhananız hazır.TARHANA ÇORBASI TARİFİ:tarhananızdan tencerenizin büyüklüğüne göre 3,5,7, veya 9 kaşık alıp ıslatın (dilerseniz de direk yağda kavurun) sonra kaynayan suya tarhanayı, tuzu,istediğiniz baharatları ve sıvıyağ ekleyerek sürekli karıştırarak 10 dk kaynatın...ohhh :) kendi yapmış olduğunuz bir tarhanayı gönül rahatlığıyla içmek gibisi varmı...afiyet şeker olsun

14 Eylül 2009 Pazartesi

bayram tatlısı

merhaba blogseverler...bu gün sizlere farklı bir tatlı tarifi vermek istiyorum; malzemesi az ama lezzeti çok hoş olan bu tatlıyı annem bayramlarda yapar ve inanın ki her yiyen bir yenisini ister...

işte malzemeler;
1 kg margarin (soğuk olmalı)
1 kg un
1 yumurta + 7 yumurtanın sadece sarısı
içine;
250-300 gr ceviz içi (dövülmüş)
şerbet için;
1,5 kg toz şeker
1 kilo su
3-4 damla limon suyu
yapılışı;
margarin, un ve yumurtaları karıştırarak hamur elde edin ve 1-2 saat buzdolabında dinlendirin.sonra dolaptan aldığınız hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp oklava ile orta boy tabak büyüklüğünde açın...BU ARADA HAMUR ISINMAYA BAŞLADIKÇA HAMURU DOLAPTA DİNLENDİRMENİZ GEREKİR..HAMUR NE KADAR SOĞUK OLURSA AÇMANIZ DA O KADAR KOLAYLAŞIR...açtığınız hamurların iki yanını ortada birleştirin.sonra diğer iki yanda da aynı işlemi tekrarlayın ve oluşan karelerin ortalarına ceviz serpin..daha sonra tüm köşeleri ortada birleştirin tatlılarınızı dikkatlice büyük bir tepsiye dizin ve fırında 170-180 derecede üstü pembeleşene kadar pişirin.fırından çıkarttığınız tatlınız soğuyana kadar şerbetini hazırlayın ve şerbet SICAKLA ILIK arası iken kepçe yardımıyla tatlınızın her tarafına gezdirin...ertesi günü ister tek başınıza yiyin, isterseniz misafirlerinize servis edin...afiyet olsun

13 Eylül 2009 Pazar

felaket

yoğun yağışlar nedeniyle önce istanbul ve daha sonra diğer illerimizde yaşanan sel felaketleri çok can aldı...önce yiten canlarımızın yakınlarına sabırlar ve başsağlığı diliyorum...
haberlerde bu konuyla ilgili bir çok haber duydun ve izledim ama aralarında bir haber vardı ki dehşete düstüm; selin ortasında boğulmamak için çırpınan can çekişen bir adamın haberini sanırım sizde görmüşsünüzdür; onu telefona kaydeden adam; YAZIK AMAN ADAM GİDİYOR diye çırpınıyor;buna dicek sözüm yok- ama doğruyu söylemek gerekirse ben öyle bir olaya şahit olsam aklıma ne telefona çekmek gelirdi ne de bunu haberlere vermek...oysa o adam bunu yapıyor...yorumu sizlere bırakıyorum dostlar...
daha sonra ise bu felaketlerden yararlanmaya, rant yapmaya çalışanlar var; mağdurlarımızın mallarını topl-ayıp! bir iki sokak ilerisinde satan fırsat düşkünleri ...
ya sizde sulara kapılıp boğulsaydınız, ya sizde mağdurlardan biri olsaydınız,sizinde tüm mallarınız izniniz olmadan alınıp satılsaydı?! düşünün bir.....hak mı?? bunun ahirette sorulmazmı hesabı; yazık değilmi??

26 Ağustos 2009 Çarşamba

bu benim ikinci mimim...ilk mimimi http://hakan-can.blogspot.com/ arkadaşımdan almıştım ve bir süredir unutulduğumu düşünmeye başlamışken bir de baktım ki sevgili http://minikmimik-dikisdersi.blogspot.com/ arkadaşım beni mimlemiş :)) çok teşekkür ediyorum....

hadi başlayalım artık :))

1 En sevdiğiniz bloger?

kuzenimin blogu...ve çok zaman ayıramasamda kendi blogum

2.En sevdiğiniz yer?

evim...

3.En sevdiğiniz aksesuar?

gümüş takılar...

4.En sevdiğiniz hayvan?

kediler favorimdir...

5.En sevdiğiniz içecek?

çay,çay,çay...

6.En sevdiğiniz tatlı?

dondurma...

7.En sevdiğiniz film?

6.his ve yeşil yol...

8.En sevdiğiniz pc programı?

photoshop...freehand...

9.En sevdiğiniz tv programı?

the ellen show... ve... beyaz show...

10.En sevdiğiniz renk?

mavi...beyaz...

11.En sevdiğiniz çizgifilm karakteri?

kül kedisi sinderella,pamuk prenses,rapunzel

12.en sevdiğiniz yazar?

Peyami Safa...

benden bu kadar...peki kimleri mimliyorum??
http://hakan-can.blogspot.com/
http://sihirlioklava.blogspot.com/
http://3prenses.blogspot.com/
http://ezomutfakta.blogspot.com/

şimdiden kolay gelsinn...

unutmadan ;bir de ödül almışım...

işte ödülüm









ödüllerimi aldım ve bende hakeden arkadaşlarımı ödüllendirmek istiyorum....

ödül alan arkadaşlarım buyrun :))

http://akcahan.blogspot.com/

http://hakan-can.blogspot.com/

http://karamelmutfak.blogspot.com/

http://sihirlioklava.blogspot.com/

http://minikmimik-dikisdersi.blogspot.com/

http://ezomutfakta.blogspot.com/

http://3prenses.blogspot.com/

7 cevaplık bir teste tabi tutuldum...

ödül alan arkadaşlarım bu test sizler içinde geçerlidir...

bir bakalım :))

bende olduğunu düşündüğüm 7 ilginç şey...mmm...aslında şimdiye kadar hiç düşünmemiştim...

1. topuksuz ayakkabıyla asla yürüyemem

2.çaysız yapamam

3.çok sessizimdir

4.böyle birdenbire düşününce aklıma bişeyler gelmez

5.uykuyu fazla sevmem

6.atları ve kedileri çok severim

7.hayvanlardan korkmam

bu kadar yeterlidir umarım....

sevgilerr

22 Ağustos 2009 Cumartesi

bal şurubu - grip için

herkese merhaba...gribin ve mevsim değişikliğinden kaynaklanan soğuk algınlığının salgın gibi olduğu şu günlerde sağlığımıza çok dikkat etmemiz gerekiyor...
bunun için benim ufacık bir reçetem var...ve sizlerle paylaşmak istiyorum....
inanın böyle zamanlarda sağlığa çok iyi geliyor
malzemeler:
3/2 bardak kaynar su
1 tatlı kaşığı bal
yarım limon suyu (istenirse limon miktarı arttırılabilir)
yapılışı:
tüm malzemeyi bir bardakta karıştırıp soğutmadan için...ama mümkünse gece yatmadan evvel için ki sağlığınıza daha çabuk kavuşabilesiniz....
eğer gripseniz şimdiden geçmiş olsun

hoş geldin 11 ayın sultanı

11 ayın sultanı...tüm ayların en hayırlısı şehr-i RAMAZAN hoş geldin...bu günlerin tüm muslüman alemine hayırlara vesile olmasını ve sağlıkla,huzurla,mutlulukla dolu iftar sofralarında sevdiklerimizle birlikte olmayı,rahmetin sağnak sağnak yağdığı bu mubarek günlerde hayırlı bereketli kazançlar diliyorum hepimize...Yüce Rabbim cümlemizin oruçlarını,dualarını kabul etsin inşallah....amin